Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Önerileriniz için   İGÜMER
 Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr

Fizyoterapi ve Rehabilitasyon (İngilizce)








 17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü: Farkındalık, Erken Tanı ve Rehabilitasyonun Hayati Rolü


17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü, toplumda akciğer kanseri ile ilgili farkındalığı artırmak, erken tanının önemine dikkat çekmek ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını teşvik etmek amacıyla kutlanmaktadır. Akciğer kanseri tedavisinde tıbbi müdahalelerin yanı sıra fizyoterapi ve rehabilitasyon uygulamaları, solunum fonksiyonlarını geliştirmede, yaşam kalitesini artırmada ve tedavi sürecini desteklemede önemli bir yere sahiptir.


Her yıl 17 Kasım’da anılan Dünya Akciğer Kanseri Günü, akciğer sağlığının korunması, kansere karşı erken tanının önemi ve tedavi süreçlerinin desteklenmesi konularında farkındalık oluşturmayı amaçlayan önemli bir halk sağlığı etkinliğidir. Akciğer kanseri, dünya genelinde hem görülme sıklığı hem de kansere bağlı ölümler açısından ilk sıralarda yer almaya devam ediyor. Bu nedenle hastalığın oluşumunu önlemeye yönelik bilinç oluşturulması ve erken tanı yöntemlerinin yaygınlaştırılması hayati bir önem taşıyor.

Akciğer kanserinin gelişiminde sigara kullanımı en önemli risk faktörü olarak öne çıkarken, pasif içicilik, hava kirliliği, mesleki kimyasal maruziyetler ve genetik yatkınlık da hastalığın ortaya çıkmasında etkili olabiliyor. Hastalık genellikle erken dönemlerde belirgin bir şikâyete yol açmadığından, birçok kişi tanı aldığında ileri evreyle karşılaşıyor. Bu durum, erken tanının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Düzenli kontroller, risk faktörlerinden uzak durmak ve solunum sağlığına dikkat etmek, akciğer kanserinin önlenmesi ve erken teşhis edilmesi açısından kritik adımlar arasında yer alıyor.

Akciğer kanseri tedavisi, kanserin evresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre cerrahi müdahale, kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi gibi yöntemlerle planlanıyor. Ancak modern tedavi anlayışı, yalnızca tıbbi uygulamalarla sınırlı kalmayıp, hastanın bütüncül bir yaklaşımla ele alınmasını gerektiriyor. Bu noktada fizyoterapi ve rehabilitasyon uygulamaları, tedavi sürecinin tamamlayıcı ve destekleyici bir parçası olarak öne çıkıyor.

Fizyoterapi ve rehabilitasyonun akciğer kanseri tedavisindeki katkısı çok yönlüdür. Hastaların solunum fonksiyonlarının korunması ve geliştirilmesi, günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlıklarının artırılması ve tedaviye bağlı oluşabilecek komplikasyonların azaltılması rehabilitasyonun temel hedeflerindendir. Solunum kaslarında meydana gelen zayıflık, yorgunluk, nefes darlığı, öksürük ve hareket kapasitesinde azalma gibi sorunlar, fizyoterapi uygulamalarıyla önemli ölçüde kontrol altına alınabilir.

Tedavi sürecinde uygulanan solunum egzersizleri, akciğer kapasitesinin artırılmasına ve oksijenlenmenin iyileştirilmesine katkıda bulunur. Özellikle derin nefes egzersizleri, diyaframı doğru kullanmayı sağlayan teknikler ve kontrollü solunum yöntemleri, hastaların hem tedavi sürecinde hem de sonrasında daha rahat nefes almasına yardımcı olur. Ameliyat sonrası dönemde ise sekresyon kontrolü, akciğer genişlemesinin desteklenmesi ve olası komplikasyonların önlenmesi açısından fizyoterapi büyük önem taşır. Düzenli olarak uygulanan solunum terapileri, akciğerlerde sıvı birikimini önlemeye ve enfeksiyon riskini azaltmaya yardımcı olur.

Akciğer kanseri tedavisi yalnızca fiziksel değil, psikolojik açıdan da zorlu bir süreçtir. Yorgunluk, kaygı, fiziksel kapasitede azalma ve günlük yaşam aktivitelerinde zorlanma gibi durumlar hastalarda motivasyon kaybına neden olabilir. Rehabilitasyon programları, hastaların hem fiziksel hem de psikososyal açıdan güçlenmesini hedefler. Egzersiz programları, kişinin kondisyonunu artırırken aynı zamanda tedavi sürecine daha güçlü bir şekilde devam etmesini sağlar. Dayanıklılığı destekleyen düşük yoğunluklu aerobik egzersizler, kas güçlendirme çalışmaları ve gevşeme teknikleri bu sürecin önemli bileşenleri arasındadır.

Hastalığın çeşitli evrelerinde uygulanan rehabilitasyon yaklaşımları, hastanın yaşam kalitesine önemli ölçüde katkı sağlar. Fiziksel kapasitenin korunması, bağımsızlığın desteklenmesi ve günlük yaşam aktivitelerinde fonksiyonelliğin artırılması, hastaların tedaviye uyumunu ve genel iyilik hâlini olumlu yönde etkiler.

Dünya Akciğer Kanseri Günü, yalnızca hastalığı tanımak için değil, toplumda sağlıklı yaşam davranışlarını teşvik etmek için de önemli bir fırsat sunar. Sigara ve tütün ürünlerinden uzak durmak, temiz hava ortamlarında bulunmak, düzenli fiziksel aktivite yapmak, sağlıklı beslenmek ve rutin sağlık kontrollerini ihmal etmemek akciğer sağlığının korunmasında temel unsurlardır.

Bu özel gün vesilesiyle, akciğer kanserine karşı farkındalığın artırılmasını, erken tanı yöntemlerinin öneminin yeniden hatırlatılmasını ve tedavi sürecinde multidisipliner yaklaşımların yaygınlaştırılmasını önemsiyoruz. Solunum sağlığının korunması ve yaşam kalitesinin artırılması adına fizyoterapi ve rehabilitasyonun güçlü bir destek sunduğunu vurgulayarak, toplumun tüm bireylerini sağlıklı yaşam davranışlarını benimsemeye davet ediyoruz.