12 Kasım 2025 Tarihli Yeni Yönetmelik: Fizyoterapistler Obezite Tedavisinde Anahtar Rol Üstlenecek

Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan ve yürürlüğe giren yeni yönetmelik, obezite tedavi hizmetlerinin planlanması, sınıflandırılması, denetlenmesi ve kalite standartlarının belirlenmesini amaçlıyor. Obezite Üniteleri ve Obezite Cerrahisi Uygulama Üniteleri Hakkında Yönetmelik, obezitenin cerrahi dışı ve cerrahi yöntemlerle tedavisinde görev alacak sağlık personelinin rollerini net biçimde tanımlıyor.
Yönetmelikte, obeziteyle mücadelede multidisipliner bir yapı öngörülüyor. Bu kapsamda, fizyoterapistler; diyetisyen, psikolog, hemşire ve uzman tabiplerle birlikte tedavi ekibinin vazgeçilmez üyeleri arasında yer alıyor.

Yönetmeliğin 9. maddesi uyarınca obezite ünitelerinde “sorumlu tabip, koordinatör, diyetisyen, psikolog, fizyoterapist ve hemşire” bulundurulması zorunlu hale getirildi. Bu madde, fizyoterapistlerin yalnızca rehabilitasyon süreçlerinde değil, obezite tedavisinin doğrudan planlama ve uygulama aşamalarında da aktif görev üstleneceğini açıkça ortaya koyuyor.
Fizyoterapistler, obezite ünitelerinde yer alan eğitim ve aktivite odalarında fiziksel aktivite programlarının hazırlanması, egzersiz danışmanlığı verilmesi, kas-iskelet sağlığının korunması ve kilo yönetimi süreçlerinde bireylerin yönlendirilmesinden sorumlu olacak. Bu kapsamda obezite tedavisi artık yalnızca tıbbi bir süreç değil; fiziksel, psikolojik ve davranışsal unsurların birlikte ele alındığı bütüncül bir yaklaşıma dönüşüyor.

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, Resmî Gazete’de yayımlanan bu yeni düzenlemeyi yakından takip ediyor. Henüz yönetmelik doğrultusunda resmi bir uygulama başlatılmamış olsa da, bu değişikliklerin fizyoterapi öğrencilerinin gelecekteki mesleki uygulamalarına doğrudan yansıyacağı öngörülüyor.
Yeni yönetmelik, fizyoterapi öğrencilerinin klinik staj, saha uygulaması ve araştırma alanlarında obeziteyle mücadele konusuna daha fazla odaklanmalarına zemin hazırlıyor. Egzersiz reçetelendirme, yaşam tarzı değişikliği programları ve davranışsal eğitim yöntemleri, önümüzdeki dönemde fizyoterapi eğitim müfredatında daha geniş yer bulabilir.

Yönetmeliğin bir diğer dikkat çekici yönü, obezite tedavisinde disiplinler arası koordinasyonun zorunlu hale getirilmesidir. İç hastalıkları, endokrinoloji, kardiyoloji, ruh sağlığı, fiziksel tıp ve rehabilitasyon ile genel cerrahi gibi uzmanlık alanlarının bir arada çalışması hedeflenmektedir. Bu yapı içinde fizyoterapistlerin egzersiz bilimi ve rehabilitasyon konusundaki uzmanlıkları, tedavinin etkinliğini artıracak önemli bir katkı sağlayacaktır.
İGÜ Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü akademisyenleri, bu gelişmenin mesleğin görünürlüğünü artıracağı ve fizyoterapistlerin sağlık hizmetlerindeki rolünü güçlendireceği görüşünü paylaşıyor. Ayrıca, obeziteyle mücadelede egzersiz temelli uygulamaların daha fazla bilimsel veriyle destekleneceği vurgulanıyor.

Yönetmelik, hasta dosyalarının elektronik ortamda tutulmasını ve tüm süreçlerin dijital kayıt sistemleri üzerinden izlenmesini de zorunlu kılıyor. Bu sayede obezite tedavisinde elde edilen veriler hem bireysel hem de toplumsal sağlık düzeyinde değerlendirilebilecek. Kişisel verilerin korunması, veri güvenliği ve hizmet kalitesi açısından bu sistemin fizyoterapistlerin klinik uygulamalarında da standart oluşturması bekleniyor.

12 Kasım 2025 tarihli ve 33075 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan bu yönetmelik, Türkiye’de obeziteyle mücadelede kapsamlı bir dönüşüm başlatıyor. Fizyoterapistler artık yalnızca rehabilitasyon süreçlerinde değil, obezite tedavisinin tüm aşamalarında aktif sorumluluk üstlenecek.

Bu yeni düzenleme, hem mevcut fizyoterapistler hem de geleceğin sağlık profesyonelleri olan fizyoterapi öğrencileri için mesleki gelişim fırsatlarını artırıyor. İstanbul Gelişim Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, yönetmeliğin getirdiği bu yenilikleri dikkatle izlemekte ve öğrencilerini sağlık alanındaki değişen gereksinimlere hazır bireyler olarak yetiştirmeye devam etmektedir.