Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr

Dil ve Konuşma Terapisi








 Pandemide Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü Öğrencisi Olmak


Dil ve Konuşma Terapisi 2. sınıf öğrencimizin kaleminden "Pandemide Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü Öğrencisi Olmak"


Hepimizin bildiği üzere 11 Mart 2020’den beri COVİD-19 küresel salgını ile tüm dünya olarak el ele verip bu küresel salgınla mücadele ediyoruz. Herkes kendince önlem alıyor, ülkeler kendi pandemi ile mücadele stratejilerini geliştiriyorlar. Peki biz dil ve konuşma terapisi öğrencileri olarak bu sürece nasıl destek oluyoruz? Salgının ilk çıktığı günden itibaren eğitimlerimize evden canlı dersler ile devam etmeye, kendimizi geliştirmeye, yetiştirmeye devam etmekteyiz. Bunun yanı sıra çevrimiçi seminerler, öğrenci kongreleri ve paneller ile kendimizi bu süreçte en iyi şekilde geliştirmeye devam etmekteyiz. Fakat derslerimize evden devam etmek maalesef yüz yüze yaptığımız dersler kadar etkili olmuyor. Üniversitemiz, hocalarımız bu süreci en iyi şekilde yönetmeyi sürdürse de sınıf ortamımızda hocalarımız ile olan etkileşimi kurmak, sanal ortamlarda pek mümkün olmuyor. Tüm fakülteler/yüksekokullar bu pandemi koşullarından olumsuz etkilenmeye devam etmekte. Fakat Dil ve Konuşma Terapisi bölümü teorik içeriği daha yoğun bir bölüm gibi görünse de temelinde uygulama odaklı bir bölümdür. Dil ve Konuşma Terapisi; birbirini bütünleyen disiplinler arası (interdisipliner) ve çoklu disiplinli (multidisipliner) bağımsız, uygulamalı bir bilim alanıdır.
 
Konuşabilmek, iletişim kurabilmek insanoğlunun en temel ihtiyaçlarındandır. Sözel iletişimde oluşacak aksaklıklar insanları olumsuz etkilemekte, çeşitli duygusal, sosyal problemlere neden olarak insanların yaşam kalitesini düşürmektedir. Dil ve konuşma bozuklukları bireyin yaşamını önemli derecede etkilemesine karşın erken teşhis ve uygun terapi müdahaleleri ile bireylerin yaşamlarındaki olumsuz etkileri azaltılabilir. Dil ve Konuşma Terapistleri bu konuda eğitim almış uzman meslek elemanlarıdır. İnsan iletişimi, dil (lisan), konuşma alanları ile ilgilenirler ve nedenlerine bakmaksızın tüm yaş gruplarında ses, konuşma, yutma fonksiyonları ve dil (lisan) bozukluklarının tedavisinde görev alırlar. Aynı zamanda iletişim bozukluklarının önlenmesi, tanılanması ve sağaltımı konusunda görev yaparlar. Bu bağlamda klinik ve eğitsel programlar hazırlar, geliştirir, terapi programlarını uygular, elde edilen sonuçları değerlendirir, ailelere ilgili meslek grupları ile birlikte multidisipliner bir yaklaşımla danışmanlık yapmaktadırlar.
 
Dil ve Konuşma Terapisi bölümü hakkında bilgilerimizi tazeledikten sonra size biraz da bu bölümde öğrenci olmaktan ve staj deneyimlerimden bahsetmek isterim. Öncelikle Dil ve Konuşma Terapisi öğrencisi olmak çok zevkli, eğlenceli ve göğüs kabartıcı. Bölüme ilk geldiğim andan itibaren insanların hayatına dokunup ufacık bile olsa onların hayatında bir iz bırakabileceğim duygusu bana fazlasıyla keyif veriyor. Araştırmaya, geliştirmeye fazlasıyla açık bir bölüm olması da bölümü okurken insanda heyecan uyandırıyor. Bölüm derslerimiz teorik ve uygulama üzerine hazırlanmış olsa da daha fazla uygulama odaklı. Bölümümüzün yapısı gereği teorikte öğrendiğimiz bilgileri uygulama ile harmanlayarak pratiğe dökmemiz gerekiyor. Bilgilerimizi pratiğe dökebilmek için staj bizim için çok büyük bir fırsat. Dil ve Konuşma Terapisi öğrencileri özel kliniklerde, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde, hastanelerde staj yapabilme imkanına sahipler. Fakat birçoğumuz pandemide bulaş riski dolayısı ile staj deneyimi kazanamadık. Ben bu deneyimi kazanan şanslı öğrencilerden biriyim. Özel bir Dil ve Konuşma Terapisi kliniğinde gönüllü stajıma devam etmekteyim. Bu staja ilk başladığım zamanlarda teorik bilginin uygulamada nasıl kullanıldığını anlamlandırmak beni zorladı. Zaman geçtikçe derslerde öğrendiğim teorik bilgileri pratikte nasıl kullanacağım, dönem içerisinde öğrendiğim yeni bilgileri nasıl daha anlamlı hale getirebileceğim deneyimini kazandım. Bu durumu size şu şekilde aktarabilirim, hocalarımızın derste anlatırken bu konunun bizim bölümümüz ile nasıl bir bağlantısı var dediğim, bu bilgiyi ben nerede kullanacağım dediğim her bilginin stajda derste bu bilgiyi bunun için öğrenmişim, bu bilgiyi bu zamanlarda kullanıyormuşuz farkındalığını kazandım. Staj deneyimime devam ettiğim süre içerisinde bölüm hocalarımızın dediği her şeye daha fazlasıyla hak vermeye başladım. Stajda kazandığım bir diğer deneyim ise her birey bir dünya, her çocuğun biricik olması ve her bireyin bireysel farklılıklarını göz önünde bulundurmak gerekliliği oldu. Son olarak staj deneyimim bana Dil ve Konuşma Terapisi bölümüne ve hayata yeni bir pencereden bakmama fırsat sağladı.

Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü 2. Sınıf Öğrencisi İlkay KALIN