Her yıl Şubat ayının son günü, nadir hastalıklarla yaşayan bireylerin sesini duyurmak, farkındalığı artırmak ve tıbbi araştırmaları teşvik etmek amacıyla Nadir Hastalıklar Günü olarak anılmaktadır. 2008 yılında Avrupa Nadir Hastalıklar Organizasyonu (EURORDIS) tarafından başlatılan bu özel gün, yıllar içinde küresel bir harekete dönüşerek tüm dünyada farkındalık çalışmalarına öncülük etmiştir.
Nadir hastalıklar, toplumda çok az kişiyi etkileyen ancak bireyler ve aileleri için önemli zorluklar yaratan hastalıkları kapsar. Avrupa'da 1:2000’den daha az sıklıkla görülen hastalıklar nadir olarak kabul edilirken, dünya genelinde yaklaşık 300 milyon insan, 7.000’den fazla nadir hastalıktan biriyle yaşamaktadır. Bu hastalıkların çoğu genetik kökenlidir ve tanı, tedavi ile yönetim süreçleri karmaşıktır.
Beslenme, bazı nadir hastalıkların yönetiminde önemli bir rol oynayabilir. Hastalığa özel diyetler, yaşam kalitesini artırarak semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir:
🔹 Fenilketonüri (PKU): Fenilalanin içeren gıdalardan kaçınılmalıdır.
🔹 Kistik Fibrozis: Yüksek enerjili ve düşük karbonhidratlı diyet önerilir.
🔹 Gaucher Hastalığı: Karaciğer ve dalakta yağ birikimini azaltmak için beslenme düzeni özelleştirilmelidir.
🔹 Prader-Willi Sendromu: Aşırı iştahı kontrol etmek için düşük kalorili beslenme gereklidir.
🔹 Glut1 Eksiklik Sendromu: Ketojenik diyet, beyin fonksiyonlarını desteklemek için tercih edilebilir.
Beslenme, nadir hastalıkların tek başına tedavisi olmasa da, hasta bireylerin sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeleri için en önemli destekleyici faktörlerden biridir. Bu süreçte beslenme uzmanları ve hekimlerin iş birliği büyük önem taşımaktadır.
Nadir hastalıklara sahip bireylerin karşılaştıkları zorlukları anlamak ve desteklemek, toplum olarak hepimizin sorumluluğudur. Nadir Hastalıklar Günü, yalnızca hastaları değil, aynı zamanda ailelerini, sağlık çalışanlarını, araştırmacıları ve politika yapıcıları da bir araya getiren küresel bir farkındalık hareketidir.
Bu kapsamda:
Nadir hastalıklar her ne kadar az kişiyi etkiliyor gibi görünse de, bu hastalıklarla yaşayan bireyler ve aileleri için ömür boyu süren büyük bir mücadeleyi ifade eder. Farkındalık yaratmak, araştırmaları desteklemek ve hasta bireylerle dayanışma içinde olmak, toplum olarak üstlenmemiz gereken önemli bir görevdir.
Şubat ayının son günü, nadir hastalıklarla mücadele edenlerin sesi olmak ve onlara destek vermek için hep birlikte hareket etme zamanıdır.