Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr

Çocuk Gelişimi








 “Dünya Emzirme Günü”


İGÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Nurten ELKİN “Dünya Emzirme Günü” ile ilgili paylaşımlarda bulunmuştur.


Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF her yıl 1-7 Ağustos tarihlerini “Dünya Emzirme Günü” olarak kabul etmiştir. Bugün tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizde de çeşitli eğitimler ve etkinliklerle kutlanmakta olup anne sütü ve emzirmenin önemi üzerinde durulmaktadır. Anne ve çocuk sağlığı temel sağlık hizmetlerinin esasını oluşturur. Çocuk sağlığının kazanılmasında ve sürdürülmesinde beslenme çok büyük önem taşır. İnsan beyninin gelişimi döllenme ile başlamakta ve adölesan çağı boyunca devam etmektedir. Bu gelişim en hızlı yaşamın ilk birkaç yılında olmaktadır. Anne karnında başlayan ve doğumdan itibaren iki yaşın sonuna kadar devam eden süreç “kritik pencere” dönemidir. Büyüme ve gelişmenin ideal şartlarda olabilmesi için bu dönemdeki beslenme çok önemlidir. Gebe ve bebeklerdeki beslenme yetersizliği küresel hastalık yükünün %10’undan fazlasını oluşturmaktadır. Yılda yaklaşık 1,5 milyon çocuk akut beslenme yetersizliği nedeni ile ölmektedir. Dünya genelinde 5 yaş altı ölümlerin %20’si uygun beslenme müdahaleleri ile önlenebilir. Dünya genelinde ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenme sıklığı %33-37 arasında değişmektedir. Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa Bölgesi üye ülkelerinin (53 ülke) anne sütü ile beslenme uygulamaları ve politikalarının değerlendirildiği çalışmada; ilk bir saatte anne sütü beslenme sıklığı %4.6-83.8, altıncı aya kadar her hangi bir dönemde sadece anne sütüyle beslenme sıklığı %2.0-54.8, altı ay sadece anne sütü ile beslenme sıklığı %0.7- 49.0, birinci yılda anne sütüne devam etme sıklığı %1.3-78.3 olarak bildirilmiştir. 2018 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) raporunda, 6 aydan küçük bebeklerin %41’inin sadece anne sütüyle beslendiği, ortalama emzirme süresinin de 16.7 ay olduğu belirtilmiştir.  Emzirmeye erken başlamanın sağladığı koruyucu faydalar, bebek altı aylık olana kadar devam etmektedir. Anne sütü; bebek beslenmesinde yeri doldurulamayan ideal, özgün ve yaşayan doğal bir besindir. Bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesi için gerekli olan tüm enerji ve besin ögelerini içerir. Biyoyararlılığı yüksektir ve sindirimi kolaydır. Başta beslenme olmak üzere bebek ve anneye sağlık, bağışıklık, gelişimsel, psikolojik, sosyal ve ekonomik yönden pek çok yarar sağlar.

Anne sütünün bebek açısından yararları;

*Bebeklerde duyusal ve bilişsel gelişimi destekler,
*İshal, pnömoni, otitis media, idrar yolu vb. enfeksiyon hastalıklarından korur,
* Sadece anne sütüyle beslenme, ishal ve pnömoni kaynaklı bebek ölümlerini azaltır
* Hastalıklardan iyileşmeyi hızlandırır,
*Ani bebek ölüm sendrom riskini azaltır,
*Astım, egzama ve alerjik hastalıklardan korur,
*Çocukluk çağı yüksek tansiyon riskini azaltır,
*Çocukluk, adolesan ve erişkin dönem obezite riskini azaltır,
*İleri yaşlarda görülen tip II diyabet, kalp damar hastalıkları ve inme riskini azaltır.

Anne açısından yararları

*Doğumdan sonra annenin hızlı iyileşmesine yardımcıdır,
*Over (yumurtalık) ve meme kanser riskini azaltır,
*Gebelikler arası süreyi uzatır,
*Annenin gebelik öncesi vücut ağırlığına çabuk dönmesine yardımcı olur,
*Annenin sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmesini sağlar.

Toplumsal yararları

*Anne sütüyle beslenme en güvenli (doğal, hazır, hijyenik), en çevreci beslenme yöntemidir.
*Sağlık harcamalarını, iş gücü kaybını ve bebek beslenmesine ilişkin harcamaları azaltarak aile ve ulusal düzeyde ekonomiye katkı sağlar. Anne sütü bebeklerin enerji ve besin ögeleri gereksinimlerinin ilk 6 ayda tamamını, 6-12. ayda yarısını, 13-24 aylar arasında ise üçte birini karşılar.
*“Sadece anne sütü ile besleme” su dahil herhangi bir yiyecek ve içecek verilmeksizin, bebeğin sadece anne sütü ile beslenmesi olarak tanımlanmaktadır.

Emzirmenin Korunması, Desteklenmesi ve Geliştirilmesi

*Bebeğin emmesi süt yapımını uyaran, annenin daha fazla süt salgılamasını sağlayan en önemli faktördür.
*Emzirmeye doğumdan sonra ilk yarım-bir saat içinde başlanmalı,
*Doğum sonrası anne ve bebeğin aynı odada kalmaları sağlanmalı,
*Emzirme ilk aylarda bebeğin isteğine göre ayarlanmalı, herhangi saatli bir program uygulanmamalı,
*Bebek gece de emzirilmeli,
*Emzik ve biberon kullanılmamalı,
*TıbbÇocuk Gelişimi (Tr)i gereksinim olmadıkça bebeklere anne sütü dışında her hangi bir yiyecek ve içecek verilmemeli,
*Anne bebek ayrı kaldıklarında anne sütü sağılarak verilmeli,
*Emzirmeye ilk 6 ay sadece anne sütüyle, daha sonraki dönemde tamamlayıcı besinlerle birlikte 2 yıl devam edilmelidir.

Anne sütünün korunması, özendirilmesi ve desteklenmesi için;

*Gebeliğin başından itibaren tüm anne adaylarının bebeklerini anne sütü ile  besleyebilecekleri konusunda inandırılmalı, cesaretlendirilmeli, motive edilmeli ve bilgilendirilmeli,
*Doğumdan sonra emziren annelerin iyi beslenmesi, yorgunluktan, stresten uzak  kalması, uyku dahil düzenli bir yaşam biçimine sahip olabilmeleri için aile ve arkadaş çevresinden yardım alması,
*Toplum tarafından emzirmenin bebek için doğal, en kolay, sağlıklı bir beslenme yöntemi olduğunun anlaşılması ve alışveriş merkezleri, restoranlar, iş yerleri gibi sosyal alanlarda emziren annelere uygun ortamların sağlanması,
*Emzirme tekniği ya da emzirmeden kaynaklanan herhangi bir soruna sahip olan anneye emzirme danışmanları ve sağlık profesyonellerinin destek olmalı,
*Tüm sağlık çalışanlarının, sağlık profesyonellerinin, sivil toplum kuruluşlarının, işverenlerin, aile ve arkadaş çevresinin emzirmeyi destekleyen her türlü çabayı göstermesi önerilmektedir.
Bebek Dostu Hastane İnisiyatifi (BDHİ), norm olarak emzirmeyi destekleyen sağlık bakım ortamı oluşturarak her bebeğin yaşama en iyi şekilde başlamasını amaçlayan küresel bir girişimidir (1991). Girişimin iki ana hedefi vardır:  Hastaneleri On Adım’ın uygulanması yoluyla Bebek Dostu haline getirmek  Doğum servisleri ve hastanelerinde ücretsiz ve düşük maliyetli anne sütü muadillerinin dağıtılmasını sona erdirmek. Neredeyse dünyadaki tüm ülkelerde hayata geçirilmiş olan BDHİ, her ülkede farklı başarı oranları yakalamıştır.  2017 itibariyle, dünya genelinde yenidoğanların yalnızca %10’luk bir bölümü hâlihazırda “Bebek dostu” unvanı taşıyan sağlık kurumlarında dünyaya gelmektedir. BDHİ’nin uygulanması çoğunlukla alanında uzman bireyler ve dış kaynaklar gerektirdiği için, ülkeler bu programı sürdürmekte zorlanmaktadır. Program ülkemizde de 1991 yılından bu yana Sağlık Bakanlığı önderliğinde ‘Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Sağlık Kuruluşları Programı’ olarak sürdürülüyor. Programın temel hedefi Başarılı Emzirmede 10 Adım Prensipleri doğrultusunda sağlık hizmetleri içinde emzirmeyi standart hale getirerek bebeklerin hayata en iyi şekilde başlamasını sağlamaktır. Özetle anne sütü bebeklerimiz için en ideal besin olup; her çocuğun bunu alma hakkı vardır. İlk 6 ay tek başına 24 aya kadar olan süreçte ek besinlerle desteklenmiş anne sütü bebek beslenmesi ve sağlığı için çok önemlidir.