Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr
Memnuniyet ve Önerileriniz için   İGÜMER
 Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr

Çocuk Gelişimi








 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü


İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Nurten ELKİN Dünya Kadın Hakları Gününde Kadın Sağlığı ve Sağlıklı yaşam hakkına dikkat çekti.


5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü: Sağlıklı Yaşam Hakkı ve Kadın Sağlığına Destek
5 Aralık, Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkının verildiği gün olarak sadece tarihi bir dönüm noktası değil, aynı zamanda kadınların sağlık haklarına dikkat çekme günü olarak da önem taşımaktadır.  Kadın sağlığı, toplum sağlığının en temel göstergelerinden biridir; bu nedenle kadınların fiziksel, ruhsal ve sosyal sağlık hakkının korunması, sadece bireysel değil toplumsal bir sorumluluktur.
Kadın Sağlığı: Sadece Klinik Bir Konu Değil
Kadın sağlığı, üreme sağlığı ve doğumdan menopoz ve yaşlılık dönemine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi kapsar. Ancak klinik göstergelerin ötesinde, kadınların sağlığına erişimde toplumsal, ekonomik ve kültürel faktörler önemli rol oynar. Halk sağlığı perspektifinden bakıldığında, sağlıklı yaşam hakkı yalnızca tedaviye ulaşabilmek değil, önleyici hizmetlere erişim, eğitim ve güvenli yaşam koşullarını da içerir. Özellikle üreme sağlığı hizmetleri, tarama programları (meme ve rahim ağzı kanseri gibi), danışmanlık hizmetleri ve ruh sağlığı desteği, kadınların yaşam kalitesini doğrudan etkiler. Kadınlar, bu hizmetlere kolay erişim sağladığında hem kendi sağlıklarını korur hem de toplumsal sağlık göstergelerine katkıda bulunur.
Şiddetin Sağlık Üzerindeki Etkileri
Kadına yönelik şiddet, halk sağlığı açısından en önemli risk faktörlerinden biridir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, kadınların yaklaşık üçte biri hayatının bir döneminde partner şiddetine maruz kalmaktadır. Şiddet, sadece fiziksel yaralanmalarla sınırlı kalmaz; travma sonrası stres, depresyon, anksiyete ve gebelik komplikasyonları gibi çok boyutlu sağlık sorunlarına yol açmaktadır.
5 Aralık’ta hatırlanması gereken bir gerçek, kadınların sağlık haklarının korunması ve şiddetin önlenmesinin birbirinden ayrılamaz olduğudur. Sağlık çalışanları, sosyal hizmetler ve toplum, bu alanda hem destek hem farkındalık sağlamakla yükümlüdür.
Halk Sağlığının Rolü
Halk sağlığı yaklaşımı, kadın sağlığını bütüncül bir çerçevede ele alır:
  • Erişilebilir sağlık hizmetleri: Her yaş grubundaki kadının düzenli tarama ve danışmanlık hizmetlerine ulaşabilmesi.
  • Eğitim ve farkındalık: Kadınların kendi sağlığıyla ilgili bilinçlenmesi ve yaşam tarzı seçimlerini etkileyen doğru bilgilere erişmesi.
  • Şiddeti önleyici politikalar: Kadına yönelik şiddetin hem önlenmesi hem de mağdurların desteklenmesi için toplumsal mekanizmaların güçlendirilmesi.
  • Toplumsal destek: Sağlıklı yaşam hakkının, yalnızca bireysel değil, toplumun ortak sorumluluğu olduğu anlayışı.
Kadın sağlığını güçlendirmek, yalnızca kadınların değil, tüm toplumun refahını artırır. Sağlıklı bir kadın nüfusu, daha güçlü aileler, daha sağlıklı nesiller ve sürdürülebilir bir toplum demektir.
Sonuç
5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü, kadınların sadece seçim hakkını değil, sağlıklı yaşam hakkını ve sağlık hizmetlerine erişim hakkını da hatırlatmalıdır. Kadınların sağlığına yatırım yapmak, toplumsal kalkınmanın ve adaletin temel taşlarından biridir.
Sağlıklı yaşam hakkı, her kadının doğuştan sahip olduğu bir haktır; korunması, geliştirilmesi ve desteklenmesi ise toplumun ortak sorumluluğudur.