Sağlık Bilimleri Fakültesi - sbf@gelisim.edu.tr

Beslenme ve Diyetetik








 Besin–İlaç Etkileşimi


İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik (Tr) Bölüm Başkanı Ayşe Huri Özkarabulut, besin-ilaç etkileşimi hakkında açıklamalarda bulundu. İlgili açıklamaları haberimizde bulabilirsiniz.


Yaşamımızda büyüme ve gelişmenin sağlanabilmesi, yıpranan dokuların onarılabilmesi, fiziksel aktivitenin yapılabilmesi için gerekli olan besin öğelerinin her bireyin yaşına cinsine, boy, kilo, aktivite ve özel durumlarına göre bütün besin gruplarından yeterli ve dengeli miktarda alınması ve kullanılması olarak tanımlanan, beslenmenin önemi giderek daha iyi anlaşılmakta ve bu konuda pek çok çalışma yapılmaktadır. Hastalıkların tedavisinde kullanılan ve sağlığı iyileştiren maddelerin genel ismi olan ilaçlar da çok önemlidir. Bu nedenle besin-ilaç etkileşimi konusunu gözden kaçırmamak, bu konuyu daha yaygın ve bilinir hale getirmek gerekir. İlaçların çok sayıda etkileşime maruz kalması ile büyük riskler oluşabilmektedir. Bir ilacın, başka bir ilaç veya besinlerle etkisini nitel ya da nicel olarak değiştirmesi olarak tanımlanabilen ilaç etkileşimleri, ilaçların bilgisizce kullanılması ya da hastanın kullandığı ilacı kullanırken etkileşime girebilecek besinlerin dikkate alınmaması sonucunda görülebilmektedir. Besin veya besin öğesi ile ilaç etkileşimleri tedavi uygulamalarında sıklıkla görülebilmekte ve hastanın tedavi sonuçlarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Halkın ulaşabildiği en yakın sağlık danışanı eczacı olması nedeniyle ilaç etkileşimlerinin önlenmesinde, hastaların ilaç etkileşimleri konusunda bilgilendirilmesinde eczacının rolü büyüktür bunun yanı sıra diyetisyen ve doktorlar hastalarının kullandığı ilacın etkileşimlerini veya kullanılan ilacın hangi besinlerdeki vitamin ve mineral emilimini azalttığını, etkileşim sonucu oluşabilecek komplikasyonları hastasına anlatmalıdır. Çok sayıda ilaç kullanan hastalarda, belirgin ilaç etkileşiminin görülme olasılığı daha yüksek olduğundan daha dikkatli olunmalıdır. Güvenli kabul ettiğimiz vitamin, mineral destekleri ve doğal kaynaklı destek ürünlerinin de etkileşimleri konusunda hastalar bilgilendirilmelidir.

Besin-ilaç etkileşim mekanizmaları çok yönlüdür, in vitro(besinlerin ve ilaçların bünyesinde kimyasal olarak) veya in vivo olarak (vücut içerisinde-gastrointestinal sistemde) gelişmektedir. Bu etkileşimler fiziksel, kimyasal, fizyolojik ve fizyopatolojik boyutlarda etkileşimler olabilir.

Etkileşimin klinik olarak anlamlı olabilmesi için ilacın ya da besinin durumunda ve etkisinde kliniğe yansıyan bir değişme oluşmalıdır. Besinin içinde bulunan bazı besin öğeleri bazı ilaçlarla aynı anda ağızdan alınırsa ilacın emilimi ve tedavi etkinliği değişebilir, besin öğeleri ilaçla etkileşime girip beklenmeyen ya da istenmeyen yan etkilere neden olabilir. Birçok ilacın etkinliği kişinin o anda aç veya tok olması ile değişebilir, ilaçların kullanımında aç veya tok kullanılacağı belirtilmelidir.

Bazı ilaçlarda kişinin beslenme durumunu etkileyebilir, besin öğelerinin vücutta kullanımını engelliyebilir, vücuttan atılmasını değiştirebilir. Beslenme yetersizliğine neden olabilir.

Bazı ilaç besin etkileşimlerine bakarsak;

Antibiyotikler; asitli besinler, meyve suları, kafein ve domates ile alındığında mide asidi artar, ilacın emilimini etkiler, bazı antibiyotiklerin süt ürünleri ile aynı öğünde tüketilmemesi gerekir. Kalsiyum ilacın biyoyararlılığını azaltır. Kalsiyum içeren antiasidlerde aynı etkiyi yapar.

Antikoagülanlarlar (kanın pıhtılaşmasını önliyen ilaçlar) Aç veya tok karna alınabilir, yiyecekteki K vitamini ilacı daha az etkin hale getirir. Yeşil yapraklı sebzelerin dengeli tüketilmesi gerekir. Kvitamininden zengin patates, muz, kayısı, brokoli, lahana, kara lahana, ıspanak, kıvırcık, turp dikkatli tüketilmelidir. Yaban mersini tüketilmemelidir. Sarmısak, zencefil, ginseng , ginko ve alkol kullanılmamalıdır.

Antidepresanlar, aç veya tok karna alınabilir. İlaç bütün yutulmalı, çiğnenmemelidir. Thiaminden zengin besinlerle etkileşime girer, Eski peynir, sosis, sucuk, şarap, incir, bakla, lahana turşusu, bira, dana ciğeri ile tüketilmemelidir, Thiamin kan basıncını ölümcül seviyeye çıkarabilir, baş ağrısı, kusma ve ölüme neden olabilir.
  • Kalsiyum kanal blokerleri ile greyfut suyu alındığında etkileşime girer.
  • Antiepileptik ilaçların alkolle alınması durumunda kan basıncı düşer.
  • Bronkodilatörlerin etkileşimi kullanılan formları ile ilgilidir, kapsülleri bütün olarak yutulur veya kapsül açılıp püre, puding ile karıştırılıp tüketilebilir. Kafein içeren içeceklerle kullanmak aşırı heyecan ve çarpıntı yapar, alkol kullanımı bulantı, kusma gibi yan etkileri artırır.
  • Antihistminiklerden önce veya sonra alkol kullanılmamalıdır, uyuşukluk, sersemlik gibi yan etkileri artırabilir.
  • Analjezik-antipiretikler alkol ile etkileşime girerek karaciğer hasarı görülme riskini artırırlar.
  • Kortikostereoidler aç karna alınmamalıdır, mide ağrısı ve bulantı yapar, tok karna süt ile alınmalıdır.
  • Antifungal ilaçlar öğün sırasında alınmalıdır, yağlı yiyeceklerle alındığında daha etkilidir. Süt ürünleri ve alkolle alındığında bulantı, kusma karın ağrısı görülür.
  • Bu bilgilerin daha yaygın olarak duyurulması gerekmektedir.